Edebiyat Sanatları

 Bir kaç yıl önce ailemle Çanakkale'ye gittik aslında sanki daha önceden de gitmiştik fakat pek hatırlayamıyorum, ama bu sefer daha çok tarihi yerleri gezdik. Çanakkale, hem doğal güzellikleri hem de tarihiyle gerçekten etkileyici bir şehir. İlk durağımız Kilitbahir Kalesi oldu. Deniz kenarında, kocaman bir kale. Kalenin duvarları o kadar yüksek ki, insan kendini küçücük hissediyor. İçinde dolaşırken eski zamanlarda burada yaşayan askerleri ve insanları hayal ettimiştim ve gerçekten garip gelmişti. Sonra Çanakkale Şehitler Abidesi'ne gittik. Orası çok duygusal bir yerdi. Bir sürü Türk askerinin mezarı vardı. Onların bu vatan için neler yaşadıklarını düşününce içim bir tuhaf olmuştu ve çok üzülmüştüm. Öğle yemeğinde meşhur Çanakkale sardalyası yedik. Gerçekten çok lezzetliydi. Sonra Aynalı Çarşı'ya gittik. Orası da çok hareketli bir yerdi. Bir sürü dükkan vardı ve her şey satılıyordu.  Ertesi gün Gelibolu Yarımadası'nı gezdik. Orada da bir sürü tarihi yer vardı. Özellikl...

Geceler uzuyor, bitmez bu hâlim, Yüreğimde dertler, dizili derin. Bir rüzgar esiyor usul usulken, Hüzün çöküverir ansızın erken. Düşer anı o eski günler, Kimler oradaydı, kimler gitti? Bir dost sesi vardı, bir sıcak ya da, Şimdi her şey bitti, hayaller gitti. Sabah olup yine güneş doğarken, Ama içim var dününü soruyor. Belki gelir olur, belki de sonra, Bu yorgunluk geçer, beni bırakır.

  Kasabanın dışında, terkedilmiş bir ev vardı. İnsanlar oradan uzak dururdu; çünkü yıllar önce içinde yaşayan adam bir gece ansızın ortadan kaybolmuştu yani en azından söylentiler böyleydi, ama yinede kimse o adama ne olduğu  bilmiyordu, sadece geride tozlu odalar ve kilitli bir sandık kalmıştı. Bir akşam, Ahmet ve arkadaşı Ömer, evi keşfetmeye karar verdi. Fener ışıklarıyla duvarları aydınlatırken içerideki ağır havayı soludular. Evin içinde eski eşyalar, kırılmış aynalar ve rüzgârın sesinin fazla geldiği dar koridorlar vardı. En sonunda bodruma açılan bir kapı buldular. Kapı hafifçe aralıktı. Ahmet, elini kapıya koydu ve iterek açtı. İçeride bir masa, masanın üzerinde ise paslanmış bir anahtar duruyordu. Ömer, “Belki de o sandığın anahtarıdır,” dedi fısıldayarak. Yukarı çıktıklarında sandığı bulmaları uzun sürmedi. Anahtarı yerine taktılar, bir klik sesi duyuldu ve kapağı kaldırdılar. İçinde, eski bir mektup vardı. Mektupta kötü bir yazıyla yazılmış tek bir cümle vardı: ''Ar...

Deprem, dünyanın birçok yerinde sıkça yaşanan doğal afetlerden biridir. Özellikle ülkemiz gibi fay hatlarının yoğun olduğu bölgelerde, depreme karşı bilinçli ve hazırlıklı olmak büyük önem taşır. Deprem anında panik yapmamak ve doğru adımları atmak, can ve mal kaybını en aza indirmekte yardımcı olur. Deprem, yer kabuğundaki fay hatlarında meydana gelen ani kırılmalar sonucu ortaya çıkan sarsıntılardır. Büyüklüğü ve etkisi, fay hattının uzunluğu, derinliği ve çevresel koşullara bağlı olarak değişebilir. Büyük depremler ciddi yıkımlara yol açabileceğinden, hazırlıklı olmak hayati önem taşır. Deprem sırasında sakin kalmak ve doğru hareket etmek çok önemlidir. Kapalı alandaysanız, "çök, kapan, tutun" yöntemiyle kendinizi koruyabilirsiniz. Pencerelerden ve devrilebilecek eşyalardan uzak durmalısınız. Açık alandaysanız, binalardan ve elektrik direklerinden uzak bir noktaya geçmelisiniz. Araç içindeyseniz, güvenli bir yere çekip sarsıntının geçmesini beklemelisiniz. Depremler kaçını...